18 Şubat 2010 Perşembe

2010'a Giderken-4

Geldik Güney Amerika’ya... Evet futbolun beşiği İngiltere’dir belki doğrudur ama Brezilya’da futbol her şeydir. Sokakta topun peşinden koşan o küçük çocuklar hemen arkalarında onları izleyen fakir anne babanın gelecek umududur aslında. Sadece fakirlikten dolayı oynanmaz ama yinede futbol, çok asil bir ailenin çocuğuysanız ve paraya ihtiyacınız yoksa da Brezilya’da futbol başka bir tutkudur. Kaka’yı dünya çapında bir yıldız yapan bu tutkudur. Dünyanın her yerine ve en fazla sayıda futbolcu ihraç eden bir ülkedir Brezilya. Dünya kupasında boy göstermek ve o 23 kişilik kadroya girmek ise her futbolcunun hayalidir. Bunun için Robinho olsanız da eski takımınıza kiralık gidip kendinizi tekrar göstermeniz gerekir. Ronaldinho'nun Milan’ı bu sene taşıyıp bize eski günlerini hatırlatmasının nedeni budur. İşte bu yüzden futbol deyince Brezilya gelir aklımıza…Uzun lafın kısası Brezilya olmazsa dünya kupası olmaz zaten olmamıştır da. Sambacılar 5 kez kaldırdıkları dünya kupasının yine yeniden en büyük favorilerinden biri olarak gelecek Güney Afrika’ya. Onları izlemek bambaşkadır biz futbolseverler için bakalım 5.farklı kıtada bu kupaya uzanıp inanılmazı başarabilecekler mi? Gelelim Tangoculara…Dünya futbolunun süperstarı Messi’li, Tevez’li , Agüero’lu hucum hattıyla efsane gibi görünmesine karşın Arjantin takımında defansif anlamda ciddi sıkıntılar var. Dünya kupasına son anda katılmayı başardılar ve gruplarda hiç ümit vermediler. Brezilya’ya net biçimde ezildiler ve Bolivya’dan yarım düzine gol yiyerek hezimet yaşadılar. Arjantin’e futbolculuğunda 1 dünya kupası kazandırmış ve birini de son anda kaybetmiş, bazılarına göre dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcusu olan Maradona bunu teknik direktörlüğünde başarabilecek mi hep beraber göreceğiz. Ancak bu kez Tanrı’nın elini en fazla taktik tahtasında ve damadı Agüero’nun sırtını sıvazlarken kullanabilecek. 1962’de kendi evinde düzenlenen dünya kupasında en iyi derecesi olan 3.lüğü elde etmeyi başaran Şili şaşırtıcı bir biçimde rahat bir şekilde dünya kupasına gitmeyi başardı. Tıpkı Brezilya gibi haftalar öncesinden kupaya gitmeyi garantileyen Şili’de yıldızların başında Humberto Suazo geliyor. Ligimizden tanıdığımız Rodrigo Tello da şu an formsuz olmasına karşına ikinci yarı gerekli patlamayı yapıp takımdaki yerini alacaktır. İspanya’nın olduğu grupta ikincilik mücadelesini İsviçre ve Japonya’yla verecek olan Şili’nin en az bu iki takım kadar şansı var. Dünya kupalarının son zamanlardaki gediklisi Paraguay yine kupaya katılmayı başardı. İtalya’nın yer aldığı grupta Slovakya’yla zorlu bir yarışa girecekler. İkinci tura alışıklar, daha da ileri giderlerse kimse şaşırmasın. Uruguay ise 2 dünya kupası sahibi bir ekip. Eski günlerini aradığı düşünülse de bir şekilde dünya kupasına katılmayı başarıyorlar. Alvaro Recoba son zamanlarda çıkardıkları müthiş bir solak, şu an futbol hayatına ülkesinde devam ediyor. Kaptan Diego Lugano önderliğinde, adaşı Forlan’la beraber çok çekişmeli bir grupta bize zevkli maçlar izleteceklerdir. Biraz da istatistiklerden bahsedelim. Dünya kupalarına 5 kezle en fazla katılan iki efsane isim var; birisi Alman Lothar Matthäus ve diğeri Meksikalı Antonio Carbajal. Ancak egale edilebilecek bir rekor. Aklıma ilk gelen isimse 2006’da Arjantin kadrosunda yer alan Lionel Messi…En erken gol ise Türk futbolunun efsane golcüsü Hakan Şükür’e 11 saniyeyle ait. Giderek hızlanan dünyada bu golden daha hızlı bir golü dünya kupasında izleyebiliriz. Tabi bundan sonraki herhangi bir dünya kupasında bir Türk futbolcusu kırarsa bu rekoru daha hoş olur..:) Geri sayıma başladık. 131 gün sonraki muhteşem şöleni hep beraber bekliyoruz. Futbolla kalın…

To be contuniued..

0 altını çizen...:

Yorum Gönder

 
Designed by: NewWpThemes | Converted to Blogger by Professional Blogger Templates | Contact | About